"Giden Adam" bu yazısında nereye gidelim sorusuna cevap veriyor ve sizleri doğaya davet ediyor...

KARAMAN ÇAYI VE ÇEVRESİ İLE BAŞLAYALIM

Neden sizi doğaya davet ediyoruz, açıklayarak başlayayım.

Doğada olmanın iyileştirici gücü, hem fiziksel hem de zihinsel sağlık üzerinde derin etkiler yaratan, bilimsel olarak kanıtlanmış bir gerçektir.

Özetle doğa iyileştirir.

‘Hasta mıyız ki iyileşelim’ şeklinde bir ön yargınız olmasın. Çünkü tedavinin ilk ve en önemlisi aşaması hasta olduğunuzu kabul etmektir.

Kabul edin, hasta değilseniz bile streslisiniz. Hatırlayın; sinyal vermeden zavadanak J önünüze kıran o şoföre nasıl da kızdığınızı. Pire için yorgan yakmalarınızı…

Bir bildikleri olduğundan demiş atalarımız ‘keskin sirke küpüne zarardır’ diye.

Kronik stres, kalp hastalıklarına yol açabilir. Bağışıklık sisteminin zayıflamasına, mide ve bağırsaklarda rahatsızlık, ağrı gibi sindirim sorunlarına neden olabilir. Depresyon ve anksiyete gibi ruhsal sağlık sorunlarını tetikleyebilir veya mevcut durumları kötüleştirebilir. Uyku kalitesini düşürür ve uyku düzenini bozabilir.

Henüz hasta değilsek bile hepimiz birer hasta adayıyız.

‘Hastaysak hastaneye, doktora gideriz’

Haklısınız, ilk yapmanız gereken şey de bu. Bilim her derdin devasıdır.

Bilime bu kadar güveniyorsanız işimiz daha kolay, çünkü doğada olmanın iyileştirici gücü bilimsel olarak kanıtlanmış bir gerçek. Yazın Google’a ne iyilikler çıkacak karşınıza.

Hala mı ikna olmadınız, denemesi bedava. Varsa alın çoluk çocuğu da atın kendinizi kırlara bayırlara. Bırakın değsin güneş cildinize, tatlı tatlı esen rüzgar ciğerlerinizi doldursun, yürüdükçe açılacak bacaklarınız, kaslarınız kas olduğunu hatırlayacak, kafanızın içindeki sesler kaybolacak.

İliklerinize kadar hissedeceksiniz; doğanın size iyi geldiğini, iyileştirdiğini.

Gelelim ‘nereye gidelim’ sorusunun cevabına.

Karaman Çayı ile başlayalım.

Döşemealtı İlçemiz, Antalya merkezde yaşayan herkes için büyük bir şans. Geniş yeşil alanlara ve sık ormanlara sahip bir yerleşim yerinin burnumuzun dibinde olması, gerçekten tüm Antalyalılar için büyük bir nimet.

Düzler Çamı Milli Parkı ve isterseniz parkın etrafındaki orman alanı, huzurlu bir tatil günü için harika bir alternatif. Korkuteli istikametine doğru devam ederseniz, alternatiflerin sayısının katlanarak artmaya başladığını göreceksiniz.

Antalya sınır tabelasını geçtikten sonra karşınıza bir kavşak çıkacak. Güver Uçurumuna (ne yazık ki hala ziyarete kapalı) dönmenizi sağlayan bu kavşaktan sola dönün ve Orman Bölge Müdürlüğü tesislerinin yanındaki sapaktan orman yoluna girin.

Hiçbir yere sapmadan 7 kilometre boyunca toprak yolu takip edin, yedinci kilometrede sizi bir alabalık çiftliği karşılayacak. Çiftliği geçer geçmez göreceğiniz köprü, Karaman Çayı üzerine kuruludur. İster köprünün çevresinde, isterseniz daha da içerilere girerek çay kenarında harika manzaralar bulabilirsiniz.

(Görsel yol tarifine yazının sonundaki linke tıklayıp ulaşabilirsiniz)

Ormanın hiçbir yerinde alışveriş yapabileceğiniz bir tesis yok. Kamp ya da piknik yapacaksanız hazırlıklı gidin. Ola ki tuzu unuttunuz, en yakın market için 10 kilometre yol gitmeniz gerekir. Her şeyi yanınıza aldığınızdan emin olun ki tadınız tuzunuz kaçmasın.

Bahsettiğim alabalık çiftliği restoran olarak da hizmet veriyor. Günü ormanda yürüyüş ve siesta gibi aktivitelerle geçirip yemek için restoranı kullanabilirsiniz.

‘Ne restoranı, yakarım mangalımı doyururum karnımı’ diyenlerdenseniz, oturun evinizde. Çünkü ormanda ateş yakılmaz. Bırakın ateş yakmayı, orman ve ateş kelimeleri aynı cümle içinde bile kullanılmaz. Derdiniz mangalsa Düzler Çamı Piknik Alanı’ndan öteye geçmeyin.

İçme ve kullanma suyu konusunda endişeniz olmasın. Yol üzerinde, yolculuğunuzun yaklaşık beşinci kilometrelerinde bir tatlı su kaynağı ve bir çeşme var. Ne zaman önünden geçsem boş damacanalarını doldurmak için sıra bekleyen, kuyruk oluşturmuş kişiler ile karşılaşırım. Oldukça popüler bir kaynak yani. İçme ve kullanma suyunu bu çeşmeden gönül rahatlığıyla karşılayabilirsiniz.

Ormanda yaban hayvanları olması kadar doğal bir şey yok. Orman Bölge Müdürlüğü tarafından ormanın bir bölümü tellerle çevrilmiştir ve bu alana giriş yasaktır. Bu alan, ceylan ve karacaların özel mülküdür. Üremelerini ve doğal ortamlarında huzur içinde yaşamalarını sağlamak için büyük bir hassasiyet gösterildiğinden ceylan ya da karaca ile karşılaşma ihtimaliniz hiç yok. Yaban keçileri ve yaban domuzları zinhar yanınıza yaklaşmaz, uzaktan görebilirseniz ne mutlu size.

Yaban hayvanı ziyareti dışında doğanın size sunabileceği tüm güzelliği büyük bir bonkörlük ile sunacaktır tabiat ana size. Size kalan bu güzelliklerin tadını çıkarmak, dinlenmek, dinginleşmek, stresinizi toprağa boşaltmak olmalı.

Tek bir ödeviniz var bunları yaparken; çevreyi kirletmeyin, çöplerinizi doğaya atmayın. Konakladığınız alanı bulduğunuz gibi bırakın.

Anlattığım hemen her şeyi bir de görelim, gidip gitmemeye öyle karar verelim derseniz, Karaman Çayı ve çevresini tanıttığım videonun linki aşağıda.

Hoşça kalın, doğada kalın…

Yol tarifi videosu: https://www.youtube.com/shorts/bOOpKAQ6ebk

Karaman Çayı tanıtım videosu: https://www.youtube.com/watch?v=NUQpHmw_cQE